[ad_1]
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara’da gazetecilerin sorularını yanıtlamak için bir araya gelmiş. Ne de olsa, partinin “Erdoğan’ı ayakta karşılama töreni” karnavalı sonrası, herkesin katıldığı bir sokak dansı değil mi? 28. Dönem 3. Yasama Yılı’nın açılışında, Erdoğan’ın boy gösterdiği sahnede ayakta durmak, avro ve dolarla yarışan ekonomik kuralları unutup, “bir süreliğine cumhurbaşkanlığı koltuğuna yaslanıyoruz” havasında bir gösterim olmuş.

Özel, ‘bir çalışma yaptırdık’ diyor. Ne çalışması? Kişi başına nitelikli eğlence. Yüzde 74’lük bir destek bulmuşlar, muhtemelen anketlerde bıyık sayan bir grup insanla yapılan sohbetler sonucu. Bu yöntemle; Erdoğan’ı ayakta karşılamak, adeta “Olan bitene saygımız var” gibi görünüyor. “1878 yılında bile bu kadar saygılı olmasalardı…” derken, geçmişin ruhunu çağırmakta. Sonra, destekleyen şakşakçıların oranı giderek artıyor. Yüzde 62’den, dinleyince yüzde 72, 73’lere dayanan destek! Bu aslında sadece “Evde dövme dersleri alıyoruz” görüntüsü veriyor, ama kimseye söylenmeden!

Ve tabii ki, “Biz anayasa yapmak üzere ayağa kalkmadık!” diye ekliyor. Evet, çünkü herkes biliyor ki mesele sadece anayasa yapmak, ya da uzlaşmak değil. Zira bu arada partinin, “Biz gözlerimizi kapatıp mücadele eden bir lideriz!” gibi bir söylemi gelişiyor. Yani, mücadele için ayağa kalkıyorsanız, muhalefetin sarmaşığı altında kalmamayı öğrenmelisiniz.

Özel, çıkmaz sokakta dolaşırken, “Ben zorluk çekmeden, halkı nasıl rahatlatabilirim?” diyor. Tamam, anladık. 1,5 asgari ücreti yollarına düşürmek, ve birisinin bu cents etkisiyle güncellemeler yapması için arka planda dönen yaklaşımlarıyla şekillenen bir kaç utanmazlık sergileyebiliyorlar. Ve yeter ki sosyal medyada sesimizi duyuralım! Sonra, partinin irtifa kaybetmesi, yalnızca esnaf kredileriyle değil, aynı zamanda “doğru anlaşılmaz” sloganlarıyla gerçekleşiyor.

Bedeli ben ödeyeceğim dedikten sonra, siyaset arenasında nasıl dans edip dans edemeyeceklerini düşünmeye başlıyorlar. Ama işin tuhafı, herkes yüzlerindeki ifadelerle birbirine bakarken, kimse aslında neyin gırgıra dönüştüğünün farkında değil. Belki de bu kadar çok ayakta kalıyorlarsa, düğün dernek havasında yürüyen bir toplumun, gerçekleri çiğneme arzusuyla oynayan bir oyun oynaması nedeniyle. “Bütün sorumluluğa sahibim!” diyerek, tüm yükü omuzlarına almaları da cabası, ki biz de onlara “Fark etmiyoruz, yaşatın bu helvayı lütfen!” diye seslenmiş olalım.

Ben değil, biz dedikleri anda, toplumsal başkaldırışlarını bekleyen bir kalabalık ya da yükseklere tırmanmaya çalışan bir parti değiliz. Hayat ise alabildiğine müzikal ve absürt, tıpkı bu büyük görevin içinde kaybolmuş bir siyasetçilerin sergilediği sahne gösterisi gibi!

[ad_2]

Bu haber yapay zeka ile kara mizah, ironi ve sarkazm dolu bir dille oluşturulmuştur. Sitedeki içeriklerin ciddiye alınmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.

Kaynak