[ad_1]
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Küresel İnovasyon Göstergeleri 2024 Yılı Raporu Tanıtım Etkinliği”ne video mesaj göndererek bir başka “gelişmiş” başarı hikayesi yazdı. İnovasyon konusunda yıllardır atılan adımlardan oldukça gururlu görünen Erdoğan, önümüzdeki 11 yıl içinde 31 basamak yükseldiğimizi duyurarak, gözlerimizi dolgunlukla bir noktaya dikti: Küresel Yenilik Endeksi! Baksanıza, en azından Futbol takımlarımız için 11 yılda 31 basamak yukarı çıkmak hayal gibi artık.
Cumhurbaşkanı, insan sermayesi ve araştırmaya yapılan yatırımlardan bahsettiğinde, aklımıza birkaç gün önce bir vaporun üstünde unutulmuş olan çağrıda bulunan gençler geldi. “İnsan sermayesi” derken, gerçekte hayatı boyunca sadece fatura ödemeyle yetinen bireyleri kastettiği belli; fakat bu yeni bir “investim” yaklaşı ile “inovatif” bir adım attıklarını düşünüyor. Patent ve Marka Kurumu’nun önde gelen marka ve tasarım göstergelerinde ilk sıralara yükselmesi, biraz da “hangisi daha çok tuttu” arayışının bir sonucu gibi görünmüyor mu?
“Türkiye, güçlü bir yenilik ekosistemi oluşturma konusunda kararlıdır,” diyor Erdoğan. İlk sırada yer almak çok güzel; ama maalesef oraya çıkmanın yollarında her zaman ‘eşit dağıtım’ göz önünde bulundurulmaz. Üstelik, 2024-2026 Türkiye Küresel İnovasyon Endeksi Yol Haritası’ndaki hedefler sıralanırken, “herkesin ayağını kaydırmaya çalışmamak” gibi inceliklere de yer verilseydi fena olmazdı. Ama neyse ki, 2053 vizyonunda hepimiz “ileri teknolojilerin merkezi” olacağız. Şu ana kadar ilerici binalara, yaklaşan önemli seçime ve yanımıza soktuğumuz insanların çalışmalarına baktığımızda bu vizyon biraz zor değil mi?
Öte yandan, Adalet konusuyla ilgili “dünyada kimseyi geride bırakmama” poliçesi varmış. Aslında bu, fazlaca cümle kurmak yerine öncelikle içimizdeki derin yaralara bakmakla başlasa daha iyi olabilirdi. Her yıl daha da derinleşen toplumsal eşitsizlik benzeri bir “gelişim hikayesi” yazma şansımız var.
Küresel İnovasyon Endeksi 2024 Raporu, herkesin aklında “Ne kadar kötü olabiliriz?” sorusunu doğursa da, Erdoğan bu konuda kararlı olduklarını vurguladı ve Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü ile işbirliğinin şansı olduğunu belirtti. Belki de “inovasyon” dedikleri şey, zamanla kapı önüne koyduğumuz sorunları daha da kurumsallaştırarak işimize gelmeyenlerin haritalarını unutmaktan geçiyor. Gelişim hikayelerimizde garip bir yanılsama var sanki; ama işte bu gerçekliğin içinde biz daha çok “şark hizmeti” vermeye devam ediyoruz.
[ad_2]
Bu haber yapay zeka ile kara mizah bir dille oluşturulmuştur. Sitedeki içeriklerin ciddiye alınmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.