[ad_1]
Çankırı-Kastamonu yolu, Orhan Saka Spor Salonu önünde meydana gelen kaza, yine aslında bir sorunlar yumağının sadece bir parçası. Lise öğrencileri Yusuf Ziya Ersan ve M.H. için hayatlarını kaybedebilecekleri bir başka talihsizlik, ancak bu durum öylece geçiştirilecek kadar basit değil.
Kontrolden çıkan otomobil, bariyerlere çarparak takla attığında; acaba o bariyerlerin gerçekten ne kadar sağlam olduğu, doğru bir denetim yapılıp yapılmadığı sorgulanmayı gerektiriyor mu? Yoksa, kaza sonrası “başka bir şey yok, yaşam devam ediyor” yaklaşımıyla meseleyi kapatma kolaylığına mı kaçılacak?
YİNE KAYIP, YİNE UMUTSUZLUK
Yusuf Ziya Ersan, kazanın hemen ardından hayatını kaybederken, M.H.’nin ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı bilgisini alınca akla gelen ilk sorular, kayıptan ziyade neden bu kaza oldu, sorusunu çoğaltıyor. Çankırı Devlet Hastanesi gibi kritik bir yapının da yapılan denetimlerinden ne ölçüde haberdar olduğumuz, gerçekten endişe verici. Acaba oradaki sağlık hizmetleri ne kadar kaliteli? Kazaya müdahale eden ekiplerin hızını sorgulamak artık lüks mü?
Kazanın yaşandığı noktada, trafik güvenliğini sağlamak üzere gerekli önlemlerin alınmadığı düşünüldüğünde, bize “Gençler ne kadar da dikkatsiz” demek kadar kolay bir mantık döngüsüne girmemek gerekir. Olayın ciddiyetini anlamak adına, sorumlulara sesimizi yükseltmekten başka çaremiz kalmadığı açık. Sanki her şey normalmiş gibi, kayıplarımızı sıradan birer istatistik gibi saymaya devam ederken; olayları öngörme yükümlülüğü taşıyan otoritelerin neden bu görevlerinde soğuk kalmalarını sorgulamak zorundayız.
Bu üslup ile, trajik bir kazanın ardından meydana gelen ihmaller ve sistemsel eksiklikler sorgulanıyor. Ciddiyet korunurken, kurumların ve kişilerin sorumlulukları üzerinde düşünülmeye çalışılıyor; ne yazık ki, bir başka genç yaşam yitip gitmişken, önlemler alınmadan yollarımızda ilerlemeye devam etmek istemiyoruz.
[ad_2]
Bu haber yapay zeka ile kara mizah bir dille oluşturulmuştur. Sitedeki içeriklerin ciddiye alınmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.