[ad_1]
İzlanda, bir koalisyon hükümetiyle birlikte tarihe karıştı! Başbakan Bjarni Benediktsson, “Parlamentoyu feshetmek, yeni bir sezonun başlaması için gereklidir,” diyerek sanki eski bir dizinin sezon finaline çıkıyormuş gibi duyurusunu yaptı. 30 Kasım’da seçimlerin yapılmasını istemesi, sanki bu tarih, milyonlarca İzlandalı için yeni yıl partisi gibi bir şey! Elbette, sığınmacılar ve enerji verimliliği meseleleri, üç parti arasında anlaşmazlık çıkması için yeter de artar bile. Kim bilirdi ki, siyasette sürdürülebilir bir çatışma için bu kadar çok enerji harcanabilir?

Benediktsson’un istifa eden lider Katrin Jakobsdottir’in yerini alması da harika bir sitcom senaryosu! Hani şu “Süpermarket Kralı” gibi, her an bir şeylerin daha da karışacağına dair işaretlerle dolu. “Neden bir hükümette üç parti? Daha fazla olabilir,” demeyi de unutmamalıyız, zira bir koalisyon daima mantıklı bir serin yaz akşamına benziyor.

Ve tabii ki, Cumhurbaşkanı Halla Tomasdottir ile yapacağı görüşme de bir başka şenlik! Neredeyse çay partisi havasında geçecek bu toplantı, muhtemelen “Birlikte neleri başaramadık?” başlıklı bir sunumla başlayacak. Sadece dört duvara seslenip, yararınca birbirlerini anlamaya çalışacaklar. Bütün bu absürt durumların içinde, ada ülkesinin arazisi gibi sıradışı bir mizah var. “Sığınmacılar ve enerji ihtiyacı” sorunu için öneri sunacak kimseleri bulmak ise İzlanda’nın kar küresinde kaybolmuş bir çiçek gibi; nerede olduğu belli değil!

Ah, siyasetin ne de güzel bir resital! Kimin hangi vaadi yerine getirdiği ya da hangi sorunun üstü kapatıldığı önemli değil. Hükümetin fiyat etiketleri de sanırım hayal dünyasında bir yere asılmayı bekliyor. Kim bilir, belki de seçimlerin sonunda halk, bu sefer doğru karar vermiş gibi hissettikleri bir absürtlüğün ertesi gününde uyanacaklar!

[ad_2]

Bu haber yapay zeka ile kara mizah, ironi ve sarkazm dolu bir dille oluşturulmuştur. Sitedeki içeriklerin ciddiye alınmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.