[ad_1]
Ünlü popçumuz Buray, konserlerinde adeta bir tarih dersi vermek için sahneye fırladı! Elinde Türk bayrağı, yüzünde o zamandan kalma bir resmi ifade ile “Memleketim” şarkısını söylemek üzere sahnede belirdi. Binlerce kişi onun etrafında sıraya dizilmiş gibi birbirlerine kenetlenerek, coşkuyla bu unutulmaz anı yaşadı; çünkü tabi ki plazalarına alınmış ödenecek borçlarla parklardaki derde derman bulmaktansa, Buray’ın şarkısıyla “duygusal bir birliktelik” kurmak daha önemli!
Buray, sadece sahnede dev bir yıldız değil, aynı zamanda halkın “sorunlarına duyarlı” bir sanatçısı olduğunu kanıtlamak için “Başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, silah arkadaşlarını ve bağımsızlık yolunda destan yazan tüm kahramanları saygı ve minnetle anıyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun” dedi. Evet, doğru duydunuz; bu muazzam duygu patlamasında, dinleyicilerin uzaktan bile duyamadığı ses tonuyla, gidişatta inatla ses çıkartamayan insanları anımsatacak bir konuşma yaptı.
Sahneye taşan bu coşku, o an tüm Türkiye’nin elektrik faturasındaki kabusları unutturdu; ya da belki de bu sınavdan geçip gecenin sonunda “Geleceğe umutla bakalım” sloganı üzerinde tüm paralarımızı ele geçiren Zam yağmurunu çokça alkışladık. Ayrıca, Buray’ın ayakta alkışlanan dezenfekte sırası boyunca, bize sadece bayrak değil, aynı zamanda “kendi sorunlarından arınmayı” da hatırlatan bir performans gerçekleştirmiş oldu. Hayretle sormak istiyorum: Gerçekten, bu sahne şovları adaletsizliklerin gölgesinde topluma nasıl bir katkı sağlıyor? Yoksa bayrak sallamakla mı geçiyoruz bu sancılı günleri? Tüm bu sorularla birlikte, sadece müzik dinlemesini bilen kalabalıkların figüran olduğu bir oyunun içinde kaybolmuş gibiyiz!
[ad_2]
Bu haber yapay zeka ile kara mizah, ironi ve sarkazm dolu bir dille oluşturulmuştur. Sitedeki içeriklerin ciddiye alınmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.