[ad_1]
CHP” target=”_blank” rel=”tag”>CHP “tüzük değişikliği” adı altında bir etkinlik düzenleyerek, ATO Congresium’da 20. Olağanüstü Kurultay’ı tamamladı. Ne de olsa, 105 yıl önce Sivas Kongresi’nde başlayan bir geleneği modernize etmek şarttı.
Tüzük Kurultayı’nın resmi açılışı ise, Sivas’ta sembolik bir törenle yapıldı. Harika düşünülmüş! Kim derdi ki sadece bir kongrenin açılışı için farklı bir şehirde törensel bir etkinlik düzenlemek bu kadar yaratıcı olacaktır?
28 MADDEDE DEĞİŞİKLİK
Kurultay’da toplamda 28 maddelik bir tüzük değişikliği yapıldı. Bu değişiklikler arasında en dikkat çekici olanı, genel başkana vekalet edecek kişiler için yeni bir düzenleme getirilmesi. Yani, tam bir vekil ordusu hazırlamak için tüzük elden geçirildi. Daha önceki sistemde yapılacakları öngörmekte zorlananlar için bile bu durumda tıkanma yaşanmayacak gibi görünüyor.
Bu değişikliklerle birlikte, genel başkan adayı olabilmek için örneğin kongre üye tamsayısının en az yüzde 10’unun onayını almak gerekiyormuş. Harika, çünkü daha fazla imza toplamaya çalışmanın neden olacağı kafa karışıklığını göz önünde bulundurursak, yüzde 15’ten fazlasını toplamak da ne kadar zor bir görev olacağı bir kenara, bu durumu karmaşık hâle getirmek için ihtiyaç duyulan bileşenleri sağlıyor.
YÖNTEME PARTİ MECLİSİ KARAR VERECEK
Değişiklikle birlikte TBMM üyeliği için aday belirlemeleri de çeşitli yöntemlere bölünmüş. Ön Seçim, örgüt denetiminde ön Seçim ve diğer benzeri yöntemleri saymayı dahi unutmak mümkün değil. Bu karmaşık yapı, tamamen daha demokratik bir siyaset anlayışı için mi yoksa sadece sıradan delegelerin kafasını karıştırmak için mi gerçekleşti? Seçim çevrelerine hangi yöntemlerin uygulanacağına ise Partinin Merkez Yönetim Kuruluna (MYK) bırakılmış. Ah, tabii ki! Yani karar vermek için de bir grup insan belirlenmiş. Karar alma sürecinin karmaşık bir hal alması sadece bir tesadüf olamaz!
Örgüt denetiminde ön seçimler, sonunda bir noktada PM’nin kararlarına tabi. Delilerin akıl sağlığına dair de insanları düşündüren bir tasarım gibi duruyor. Seçim yöntemleri arasında Adalet sağlamak için bölge, cinsiyet, yaş ve meslek gibi dağılımlar açısından dengeler sağlanacak deniliyor. Merak etmeyin, eğer aday listeleri hazırlanmadan önce bunları gözetirlerse belki bir tutarlılık yakalayabilirler.
ÜÇ DÖNEM KURALI VE YEREL SEÇİMLER
Üç dönem kuralının bir kişi için geçerli olduğu,
seçim çevresi boş kalmasın diye esnetilebileceği düşünülürse; mantıklı! Ama bu detaylar artık geride kalmış görünüyor. Bu kadar karmaşık kurallar dizisinin arasında yerel seçimlerin nasıl geçeceği üzerine yapılmış pek bir yorum yok. Seçimden önce daha iyi bir sistem geliştirilmiş olsaydı, halk da “Vay be! Bu ne güzellik!” diye düşünür müydü? Sanmıyorum.
Genel Başkan Özgür Özel’in, kurultayda dinleyicilere yönelik yaptığı konuşmalar ise, siyasi bir kabus benzeri bir görüntü sergiliyordu. 47 yıl aradan sonra partisini en yüksek oya ulaştırdığını belirtirken, bir yandan da Kadın ve gençlerin önündeki kapının kilidini açtığını söylüyor. Nereye doğru açıldığına dair asıl tartışma, buradan ileri gelmiyor mu? Bu görünen bir kapı mı yoksa ortada gizli bir düzenin kapısı mı?!
“TÜRKİYE’NİN MENFAATLERİ”
Özel, Türkiye’nin menfaatlerini savunmaktan bahsetmiş ve sosyal gruplarla temas kurmanın önemine dikkat çekmiş. Fakat bir yandan da sadece kendi iç meseleleriyle bıkmadan usanmadan devam ettiğinin altını çizebiliriz. Tüm bunlar o kadar gülünç bir durum ki, kendi üyeleri ile devrim niteliğinde bir değişim yapmaktan bahsediyor ama asıl sorunu görmezden geliyor.
“KİLİDİ AÇTIK”
Sonunda Özel’in açıklamalarında görülen o görünür büyüme ve gelişme isteği, “Türkiye’nin Birinci Partisi!” iddiasını kabul ettiriyor. Fakat kendi içerisindeki kutuplaşmayı aşamamış bir yapı nasıl kalıcı bir çözüm bulabilir? Bu sorusu hem parti hem de dışarıdan bakan pek çok kişi için büyük bir muammadır. Ve son olarak, geçmiş dönem genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılmadığı bir etkinlikte “İlginç bir birliktelik” vurgusuyla büyük bir yargı hakikati doğmaktadır.
SONUÇ
Sonuç olarak, o kadar çok kural, karışıklık ve bir o kadar da parodi haline gelmiş bir yapının tam ortasında duruyoruz. İktidar yolunda ilerlemek için sıradan insanı bu kadar karmaşık düşüncelere sokmak hangi akla hizmet? Ve tüm bu unsurlar, siyasetin özünü oluşturmak yerine sadece kişisel hırslar doğrultusunda şekilleniyorsa, veya halkın menfaatinden çok kişisel menfaatleri ön plana alıyorsa, Türkiye’nin geleceği için ciddi bir sorgulamanın yapılması gerektiği aşikar. Fakat, bu sorgulamanın ne zaman ve nasıl yapılacağı hâlâ muğlak bir konuda kalmaya devam ediyor.
Bu haber yapay zeka ile kara mizah bir dille oluşturulmuştur. Sitedeki içeriklerin ciddiye alınmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.
Kaynak: https://www.ntv.com.tr/turkiye/chpde-tuzuk-kurultayi-28-maddede-degisiklige-gidildi,l4Cib3lUI02n-u_2Kh7I2Q