[ad_1]
Bursa’nın Yıldırım ilçesindeki bir Özel Eğitim Uygulama Okulu’nda yaşanan son derece talihsiz olay, eğitim sistemimizin ne denli bir kaosa teslim olduğunu gözler önüne seriyor. Dört yıl boyunca okula devam eden down sendromlu K.U.’nun ağzının koli bandı ile kapatılması, sanırım çocuk eğitiminin ‘yeni’ bir yorumunu görmek adına çarpıcı bir örnek. Bu olayın Sosyal medya ortamlarında hızla yayılması, henüz daha olayın sıcaklığı geçmeden toplum olarak nasıl bir çürümüşlük içinde olduğumuzu da ortaya koydu.
Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nin olayla ilgili başlattığı inceleme, bir yandan bir şeyler yapıyormuş gibi görünse de, bu sistemin yarattığı derin yaraları ne kadar iyileştirebilir? Temel eğitim hizmetlerinden sorumlu olanların, eğitim kurumu olarak adlandırdıkları bu tür yerleri denetlemeleri ve sorunları tespit etmeleri konusundaki ciddiyetleri, her ne kadar Sosyal medya paylaşımından daha önemli gözükse de, bir türlü kendilerini aşamıyorlar.
Anne N.K.’nın ifadeleri ise, olaya yönelik bir nebze olsun lanetlemesi gerekenlerin ihmalinin ve sorumluluğunun göz ardı edilişini çok iyi özetliyor. Okulun yönetiminden ya da öğretmenlerden şikayetçi olmadığını belirtmesi, aslında sorunlu bir zihniyetin tezahürü. Nasıl oluyordu da, çocukların güvenliği konusunda yeterli önlemler alınmazken, okullardaki eğitim kalitesi bir kenara itiliyordu?
“Çocuğumun ağzı bantlı fotoğrafını sosyaldan paylaşan kişi veya kişilerden şikayetçiyim,” demekle kalmayıp, Sosyal medya kullanıcılarını çocukların özel hayatlarına bu denli müdahale etmeye cesaret eden zihniyeti sorgulamak gerekir. Gece yediden sonra, çocuğun gözündeki bandajı çıkarmış ve bunu Sosyal medya platformlarına taşımış olan kimlerdir? Bütün bunların sorgulanmadığı bir çevrede, olayın ciddiyeti ne kadar anlaşılıyor? Olayın ciddiliği ve trajik boyutu, sistemdeki güven eksiklikleri ve denetim noksanlıkları ile daha da büyüyor.
Sonuç olarak, eğitim kurumlarına dair yapılan denetimleri ve bu denetimlerin ciddiyetle yürütülmesini bir ‘lütuf’ değil, çocukların hakkı olarak görmek gerektiğini unutmamak gerekiyor. Özel eğitim gereksinimi olan çocukların daha kötü muamele görmemesi için, sistemin içinde barınan bu absürd zihinlerin temizlik yapılması kaçınılmaz bir gerçek. Ne yazık ki, ilkokuldan mezun olup, asıl sorumluluğumuzun bir adım gerisinde kalmaya devam ettiğimiz sürece, bu tür olayların önüne geçmek oldukça güç.
[ad_2]
Bu haber yapay zeka ile kara mizah bir dille oluşturulmuştur. Sitedeki içeriklerin ciddiye alınmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.