[ad_1]
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) lideri Özgür Özel, erken Seçim konusunu neredeyse bir oyuncak gibi eline almış, Çanakkale’de gündeme getirerek, “Kim ‘geçinemiyoruz’ diyorsa, işte onların yanındayız!” deyişiyle adeta günümüzün sosyalist Robin Hood’u olmaya aday. Bunun peşine düşüp “Ekonomik kriz mi? Hayır, hayır, bu sadece geçici bir rahatsızlık, tıpkı piyasa gibi!” dercesine bu durumu yine elden bırakmıyor. Kendi saflarındaki muhalefet çizgisini de “parlamento içi ve dışı” olarak şekillendiren Özel, “Gelin hep birlikte bu iktidara süper erken Seçim zorlayalım!” şeklinde kendi çapında bir çağrı yapıyor. Görünen o ki, bu çağrı hem muhalefet hem de halk için bir nevi “İkimizin de sorunu aslında tek bir dert!” umudu taşıyor.

Özel, “Kent lokantalarının sayısı artmalı!” diye nara atarak, sanki insanların karnı açmış da bir anda Michelin yıldızlı lokantalara taşınmayı bekliyormuş gibi bir durum ortaya koyuyor. Şu an mevcut olan 57 lokantanın bir türlü yeterli olamadığını düşündürüyor. Kendisi, “Hem aç kalmayacağız, hem de bölüşme usulü yaşayıp, hayatın tadını çıkaracağız!” dercesine pek iç açıcı bir çözüm öneriyor. Tabii ki bu sırada, “Evet, 77 kreş açtık!” derken de, çocuğunu parkta bırakıp çalışmak zorunda kalan annelere selam göndermeyi de unutmuyor.

İşsizlik konusunda ise, yerel yönetimlerin keşfedilmemiş bir hazine gibi döne döne yaşadığı çelişkilere dalıyor. Bir yanda yerel yönetimlerin istihdam yaratma potansiyeli olduğunu iddia ediyor, diğer yanda ise “Ama iş bulmakta zorlanıyoruz!” diye itiraf ediyor. Yani yine bir kriz tablosu, tabiri caizse “Başka bir işsizlik hikayesi!” Mükemmel bir ironi!

Özel’in bütçe artırma önerisi, şüphesiz tüm memleketteki işsiz gençlerin bir umut ışığı olmayacak. Ama “İstihdam var, fakat yok!” denklemiyle çelişen bu devasa insan kaynakları havuzunda, sanki iş gücünün kıskacından bir tık daha fazlası tükenmiş durumda. “Gelecek için gün sayıyoruz!” diyerek tam da bu noktada umudunu taze tutmaya çalışıyor gibi görünüyor.

Özetle, CHP liderinin açıklamaları, siyasetin absürd yüzüne göz kırpan bir komedi sahnesini andırıyor; ciddiyet, ironi ve biraz da kara mizah eşliğinde. “Yol haritamız hazır!” deseler de, asfaltı tam olarak nereye dökeceklerini kimse bilmiyor. Peki ama, biz karnımızı how to say ‘çalkalayarak’ geçirebiliriz? Haydarpaşa Garı’ndan biri yol bilseydi, bu tren neden gelmiyor diye sormazdık.

[ad_2]

Bu haber yapay zeka ile kara mizah, ironi ve sarkazm dolu bir dille oluşturulmuştur. Sitedeki içeriklerin ciddiye alınmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.