[ad_1]

Geçtiğimiz günlerde AK Parti‘de il başkanları arasında bir ‘yetki transferi’ yaşandı. Kim bilir, belki de siyasi arenada en yoğun muhalefetin olduğu dönemlerde böyle atamalar, “Hani elimize geçen bu kafalardan bir hayır gelmezdi” dedirtiyor.

Resmi açıklama, AK Parti Teşkilat Başkanlığı’nın Sosyal medya hesabından geldi; bu da demektir ki, artık işlerin ciddiyetini Twitter‘da duyurmak daha modaya uygun. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, il başkanlarının yeni yüzlerini belirlemiş; Nevşehir’e Muhammed Feyzi Aygün, Ağrı’ya İlhami Yıldız ve Çanakkale’ye Ömer Faruk Göktürk atandı. Üç yeni il başkanı seçildi, ancak şehirlerin aslında nasıl başı dertte olduğu, çoğu insanın aklına gelmeyecek bir detay.

Yeni il başkanlarına başarılar dilendi. Yani şimdi herkesin hayatı boyunca üstlenmek istediği bir görev—boşuna canını sıkan eski başkanların yaptığı işleri toparlamak, bakanlık da kanser alanında çalışan bir cerrah gibi, iş yükü bir yanda, iyilik istemek öte yanda. Eski il başkanlarına ise “muhteşem çalışmaları için” teşekkür edildi; şimdi bu, kiminin köşesinde sabah kahvaltısı yaparken duyduğu o içten özlem gibi, “Eski günlerde her şey ne güzeldi” demekle eşdeğer bir nostalji ama yatağında huzursuz uyku çekmemek için biraz ironik bir neşeyle.

Ama gelin görün ki, ülkede suskun kalmış çok sayıda sorun var; yolsuzluk iddiaları, işsizlik hüsranları, bir türlü çözüm bekleyen toplumsal travmalar. Nasıl ki bir ruh hastasının ‘mükemmel’ bir tedavi için bir başka hekim arayışı içerisinde girmesi gibi, siyasi arenada da her yeni il başkanı kendi sorunlarını çözmekte zorlanacak, nefes almak için bir traji komik laboratuvar deneyine dönüşecek bu sürecin etkilerini göreceğiz. Kısacası, yeni bir il başkanı kayıkçının yürek burkucu sefasına neden olup olmadığını anlamak yine halkın gözünde…

[ad_2]

Bu haber yapay zeka ile kara mizah bir dille oluşturulmuştur. Sitedeki içeriklerin ciddiye alınmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.

Kaynak